SELÇUK DEMİREL, ABİDİN DİNO, ÖZEL KOLEKSİYON SERGİSİ KATALOĞU

Ressam adı: Selçuk Demirel, Abidin Dino
Basımevi:  Yapı Kredi, 2007
Türü: Katalog
ISBN: 978-975-08-0718-9

Sıra No: KTLG 065

Yapı Kredi Kültür Merkezi, 7 Aralık 1993’te Paris’te ölen Abidin Dino’nun doksanıncı doğum ve onuncu ölüm yıldönümü anısına son derece özel bir koleksiyonu gün ışığına çıkarttı.
31 Aralık 2003 —  10 Ocak 2004’e kadar Yapı Kredi Sermet Çifter Salonu’nda görülebilecek ‘Selçuk Demirel / Abidin Dino / Özel Koleksiyon / 1978-1993’ sergisi, Selçuk Demirel’in 15 yıl boyunca özenle koruduğu, yan yana getirdiği, bugüne kadar gün ışığına çıkmamış son derece renkli koleksiyonundan oluşuyor.
Hayatındaki onca yoğunluğa, harekete, renge kolay kolay akıl erdiremediğimiz Abidin Dino’nun yaşamı “soyu tükenen bir yaratıcı türünün belgeseli” gibi adeta. Bu zengin yaşantının önemli duraklarından birinde de, sanatçının son yıllarındaki en sıkı dostlarından biri olan karikatürist Selçuk Demirel yer alıyor. Demirel’in 15 yıl boyunca biriktirdiklerinden oluşan Özel Koleksiyon’u, iki yaratıcının çok özel dostluklarına ışık tutuyor; çizgi’nin ardındaki iki çocuğun hikayesini anlatıyor.
Abidin Dino’nun boya resimleri dışında, irili ufaklı onlarca desen, ilüstrasyon, karikatür, eskiz, el yazıları, fotoğraflar, kitap kapakları ve afiş tasarımlarının da yer alacağı serginin en çarpıcı parçaları ise, ressamın bizzat Selçuk Demirel için özel olarak yaptığı objeler:
Oyuncaklar, afacan, hiçbir zaman yaşlanmayacak bir koca çocuğun yaramazlıkları belki de bunlar, ama daha çok, dostluğun bir üst aşamaya ulaşmasına olanak tanıyan zeka göstergeleri, iki düş adamının karşılıklı zihin alıştırmaları; çöpe atılmış bir kutudan yapılan taşınabilir Abidin Müzesi, bir parmak heykeline dönüşüveren çakıl taşı, şişe mantarı, yumurta kabı, ambalaj paketi, ilaç kutusu kapağı, ampul vs. Selçuk Demirel ise bu ‘şeyler’in Abidin’in özgürlük tutkusundan kaynaklandığını düşünüyor. ‘Öteki’ne sunulan birer hediye olmaları dışında, her biri kolay kolay dile getirilemeyecek anları yansıtıyor.
Abidin Dino’nun 1993 yılında, ölmeden önce hastanede yaptığı son desenler ve son günlerine ait belge ve fotoğraflar da sergide yer alıyor. Selçuk Demirel sanatçıyı son nefesine kadar yalnız bırakmayan birkaç kişiden biri. Onun ölümle boğuşurken bile ironiyi, gülmeyi elden bırakmadığının tanığı olmuş. Ölümün kaçınılmaz olduğu kendisine söylenmiş, o da ölmeden önce yapması gereken şeyi yapmış; bu trajik durumu tersine çevirerek yaşama övgü, kalanlara selam olsun diye, kendisiyle, hastalığıyla elinden geldiğince ince ince dalgasını geçmiş. Sergiye eşlik eden kitapta Selçuk Demirel ile Abidin Dino’nun gülme, mizah geleneği ve karikatür üzerine yaptıkları uzun konuşmalar da sanatçının bu yönünün daha iyi anlaşılmasını sağlıyor.
“Abidin Dino’nun resim, desen ve objelerinden oluşan koleksiyonumun, hem oluşumu, hem de gelişimi açısından çok ‘özel’ bir yeri ve önemi oldu benim için. Abidin Dino ile tanıştığımda, Nâzım’ın Jokond’u Abidin’in önsözü, çevirisi ve desenleri ile birlikte yayımlanmıştı. Abidin bu kitabı bana verirken ilk sayfaya bir de desen çizmişti. Bu küçük siyah kapaklı kitapçık sanırım bendeki ilk Abidin Dino orijinali idi. Daha sonraki her buluşmamızdan eve başka bir Abidin’le döndüm. Bana geldiğinde çizip bıraktıkları da cabası…
Bu böylece yıllarca sürdü, işin giderek çığırından çıktığı anlar da oldu.Şimdi düşündüğümde ‘Ne şans!’ diyorum. Doğru bir zamanda doğru bir yerde rastlamışım Abidin’e. Dostluğunu, zamanını, düşüncelerini paylaştı benimle. Aramızdaki yarım yüzyıla yakın yaş farkına aldırmadan bana adam gibi bir yer verdi dostlarının arasında.
Çeyrek yüzyıllık Paris yaşamımda, bana verdikleri, her taşındığım eve, bir duvardan diğerine taşındılar benimle birlikte. Bir kısmı dosyalarda kaldı hep yersizlikten.”
Selçuk Demirel

Twitter Digg Delicious Stumbleupon Technorati Facebook